Bu bölümde, görev sürem boyunca yapmaya çalıştıklarımı, Masonluğun ve Büyük Locamızın tarihsel perspektifi içerisine yerleştirmeye çalışacağım.(1)
Spekülatif Masonluğun doğuş dönemindeki kimliğinin iki temel özelliği var. Masonluğun geleneksel değerlerine bağlılık ve aydınlanmacılık. Masonluğun tarihsel seyri içerisinde birbirinden farklı Masonluk anlayışlarının ortaya çıkmasıyla bu kimlik çeşitlendi; Masonluğun geleneksel değerlerini reddeden yahut aydınlanmacı kimliğini benimsemeyen Büyük Localar ortaya çıktı. Artık kayda değer anlayış farklılıkları gösteren günümüz Masonluğunu, iki ayrı kavramsal eksende sınıflandırmak mümkündür. Birinci eksen, geleneksellik kavramı etrafındaki muntazam Masonluk-gayrımuntazam Masonluk ayrımıdır. İkinci eksen ise, aydınlanma kavramı etrafındaki Anglosakson Masonluğu - Kıta Avrupası Masonluğu ayrımıdır.
Muntazam Masonluk, Masonluğun geleneksel değerlerinin benimsenmesi anlamına gelir ki bunlar da Mason olacaklarda bir yüce varlığa inanma şartının aranması; Masonluğun üç büyük sembolik nuru olan kutsal kitaplar, gönye ve pergelin Loca çalışmaları esnasına açık bulundurulması ve yeminlerin bunlar üzerine edilmesi, kadınların tekris edilmemeleri; Masonluğun kurumsal olarak dinsel ve siyasal tartışmaların dışında kalması ve Büyük Locaların kendi üzerlerinde Masonik otorite tanımamalarıdır. Dünya Masonluğu bu ilkeleri benimseyen ve benimsemeyen Büyük Localar olmak üzere ikiye ayrılmıştır.
Dünya Masonluğundaki bir ikinci ayrım da aydınlanma kavramı etrafındadır. Kimi Büyük Locaların, temelinde hakikat arayışı yatan, ezoterik, entelektüel ve seküler bir Masonluk anlayışı varken; kimi Büyük Localar da Masonluğu dinsel kavramlara vurgu yapılan teist karaterli bir ahlak okulu olarak görürler. Bunlardan ilki kıta Avrupası'nın, ikincisi ise Anglosakson dünyanın kültürüdür.(2)
1909 yılında kurulan Büyük Locamız, muntazam Masonluk dünyasının dışında kalmış bir kıta Avrupası Masonluğuydu. Bizim muntazam Masonluğa geçişimiz, 1950'lerde başlayan ve 1970'te tamamlanan bir süreçtir. Böyle diyorum ama aslında bu süreç gerçek manasıyla tamamlanamamıştır. Zira, yaşadığımız zorlu dönüşümün sistem içerisinde bazı yan etkileri olmuştur. Ayrıca Muntazam Masonluğun benimsediğimiz ilkelerinden biri kağıt üzerinde kabul edilmiş ama ruhu anlaşılamamıştır. Şimdi biraz bu "tamamlanamamışlığa" değineceğim.
Muntazam Masonluğa geçiş sürecimiz içerisinde, Masonlukta Muntazam olmakla Anglosakson olmak arasındaki fark net bir şekilde anlaşılamadığından; üstelik bizim o dönemdeki dış siyasetimizde tipik bir Anglosakson anlayışın temsilcisi olan İskoçya Büyük Locası'nın desteğini aldığımızdan, bir yandan muntazam Masonluğun ilkelerini benimserken, diğer yandan (muntazam olmak için şart olmamasına rağmen) bazı Anglosakson yaklaşımları sistemimize dahil ettik. Bunlar arasında, birçok dinsel unsurun ritüellerimize dahil edilmesi de vardı. Bu da sistemimiz içerisinde gitgide güçlenen ancak ne tarihi dokumuza ne de Kardeşlerimizin sosyokültürel profiline hiç uymayan teistik bir Masonluk algısını beraberinde getirdi. Bu algı, muntazam Masonluğa geçiş sürecimizin bir yan etkisi olarak sistemimizde kaldı.
Bu geçiş sürecinin bir diğer yan etkisi de Türkiye'deki muntazam-gayrımuntazam Masonluk ilişkilerinin dünya normlarının dışında bir gerginlikle başlaması ve sürmesi oldu.
Kağıt üzerinde kabul ettiğimiz ama ruhunu anlamadığımız ilke ise Büyük Locanın bağımsızlığı ilkesidir. Büyük Loca, Locaların bir araya gelmesinden oluşan federatif bir yapıdır. Birbirinden farklı anlayışlara sahip Localar bir araya gelip bir Büyük Loca kurarlar ve bazı yetkilerini Büyük Locaya devretmek suretiyle ortak bir anlayışta buluşurlar ancak bu anlayış içerisinde farklılıklarını muhafaza ederler. Yani Büyük Loca yetkilerini Localardan alır ve Locaların ortak iradesini temsil eder. Dolayısıyla sistem içerisinde iktidarın kaynağı Localardır. Büyük Locanın bağımsızlığı ilkesi, Locaların ortak iradesinin bağımsızlığı anlamına gelir. Bunun Türkçesi, Locaların tepeden inme yönetilemeyecekleridir. Biz, muntazam Masonluğa geçiş sürecimizde, Yüksek Şura'nın Büyük Loca üzerindeki iktidarını sonlandırmakla, Büyük Locanın bağımsızlığı ilkesini benimsemiş olduğumuzu düşündük. Bunun yapılması elbette ki şarttı ancak yetmiyordu. Mesele sadece Yüksek Şuranın yukarıdan aşağıya giden yönetim anlayışını kaldırmak değil, her türlü yukarıdan aşağıya giden yönetim anlayışını kaldırmak ve Locaların ortak iradesini hükümran kılmaktı. Bunu başaramadık. Büyük Loca kavramının tarifinden başlayan bir yanlışlıklar zinciriyle, Yüksek Şura'nın yerini Büyük Görevliler Kurulu'na bıraktık ve Locaların bu defa da Büyük Görevliler Kurulu tarafından yönetildikleri bir modele geçtik. Yani Locaları yöneten el değişti ama Locaların yukarıdan bir yerlerden yönetilemeyecekleri fikri yerleşmedi.
Görev sürem içerisinde attığım her adımın belirleyicisi, muntazam Masonluğa geçiş sürecimizin tamamlanması vizyonu olmuştur. Daha açık ifade edecek olursam, ne yaptıysam
1. Sistemimizi, Anglosakson Masonluk kültürünün tarihi ve kültürel olarak ait olmadığımız unsurlarından arındırmak;
2. Büyük Locanın tarifinden Türkiye'deki gayrımuntazam büyük Localarla ilişkilerimize uzanan bir yelpazede, her türlü kavram ve yaklaşımımızı dünya normlarına uygun hale getirmek;
3. İktidarın kaynağının Localar olduğu bir yönetim anlayışını yerleştirmek
içindi. Onun için, bu kitaptaki her bölümü, bu üç kategoriden en az biri altında değerlendirmek mümkündür.
DİPNOTLAR
(1) Kitabın gayesi dünya Masonluğunun tahlili olmadığından, bu bölümde yapacağım tasniflerin kavramsal açıdan kaba; tarihi süreçler açısından eksik olduklarını peşinen kabul ediyorum. Yine de yanıltıcı olmadan, meramımın kısa ve öz olarak ifadesini sağlayacaklarını umuyorum.
(2) Hatırlatmak isterim ki Spekülatif Masonluk doğduğunda geleneksel ve aydınlanmacıydı. Dolayısıyla o dönemde İngiliz topraklarındaki Masonluk, bugünkü Anglosakson anlayışta değildi. Bu ifademi yadırgayacak olanlara, Spekülatif Masonluğun doğuşunun, İngiltere Büyük Locası'nın kuruluşundan en az bir asır evvel gerçekleştiğini de hatırlatmak isterim. Bu Büyük Locanın kuruluşu Spekülatif Masonluğun doğuşu değil, Spekülatif Mason localarının yeni bir örgütlenme modeline geçmeleridir.