Bornocu Ersan 11 Kasım 2015 Çarşamba



Masonoloji Notu: Aşağıdaki makale forum sitesine 10 Aralık 2014 tarihinde yazılmış.

Aziz Kardeşlerim,

Yeni Üstad kardeşlerime hitap ediyorum. Sizleri içtenlikle tebrik ediyorum. Üstad derecesine yükselmekle ağır sorumluluklar yüklendiğinizi zaman geçtikçe anlayacaksınız.

Üstad’lık konusuna 3. Derecenin ritüelini esas alarak daha ziyade pragmatik bir yaklaşımla belki de dar denebilecek bir açıdan fakat bir Mason olarak beni çok etkileyen bir açıdan kısaca bakmaya çalışacağım.

Yeni Üstad kardeşlerim, Üstadlığa yükseliş töreni büyük bir matem havası içinde başladı. Loca loş ve matem alameti olarak siyah örtülerle kaplıydı. Sizler bu felaket havasında locaya girdiniz. Bir süre sonra orta yerde mezarı andıran üstü siyah örtülü bir kaide gördünüz.

Nedir bu matem ve felaketin sebebi? Bunun sebebi sonra açıklandı. Kendi öz kardeşlerimizden bazıları hak etmedikleri sırları elde edebilmek amacıyla korkunç bir cinayet işlemişler. Bu cinayet masonik bir cinayettir, bir suçtur; eldeki mutluluk yuvası olabilecek bir mabed inşasında kullanılan güzellik yaratan aletler kullanılmış fakat ihtiraslara yenilerek hakikat öldürülmüştür. Kardeş kardeşe ihanet etmiştir. İşte, büyük felaketin, acının ve matemin sebebi budur.

II. Nazır ellerinize baktıktan sonra “Eliniz kana bulaşmamış geçiniz” şeklinde sizlere hitap etti. Bunun anlamı, size masonluğun verdiği güzellik yaratan aletleri kötülükler için kullanmamışsınız, sizi aramıza alabiliriz demektir.

I. Nazır ise “Önlüğünüze kan sıçramamış geçiniz” şeklinde konuştu. Bunun anlamı ise işlenmekte olan bir cinayete seyirci kalmamışsınız, hakikatin katledilmesine seyirci kalmamışsınız, sizi aramıza alabiliriz demektir.

I. Nazır ayrıca, “Doğumdan ölüme uzanan yolculuğun amacı yücelmek olmalıdır” dedi. Hedefi yükselmek değil de yücelmek olarak belirtti. “Arzularınız vazife gereğine uymuyorsa sizin için ümit kalmaz, ölüm anını düşününüz” dedi. Yeni Üstad kardeşlerim, burada bahsedilen vazife herhangi bir vazife olmayıp yücelmeye yönelik vazifedir. Mutlak hakikat Ebedi Maşrık yolculuğudur, bunun dışında her şey izafidir. Günlük hayatımızda isteyerek severek üstlendiğimiz işlerimizi yürütürken aklımızla vicdanımızın terazilendiği noktada ve yüksek ahlaki değerlerin, yani mason faziletlerinin mihenk taşında düşünerek ve inanarak aldığımız kararları uygulamak, her günkü işlerimizde yücelmeye yönelmektir. Bunu yapmaya çalışmazsanız sizin için ümit kalmaz, yani mason olamazsınız demek isteniyor.

Hatırlarsanız, 1. ve 2. Derecelerdeki tedrisat ve telkinat devamlı nefis muhasebesi yapmaya ve mason kardeşin kendisiyle hesaplaşmasına yöneliktir. Çırak Derecesinde mason kardeş sessizce ham taşı yontmakla meşguldür. Kalfa Derecesinde ise Kalfa kardeşin karşısına bir ayna çıkmakta ve ihtirasların yenilmesi gereği, hakikatin kendi içinde aranması gereği vurgulanmaktadır. Üstad Derecesinde ise ölümün bir merhale olduğu gösterilerek “acaba vaadlerinizi yerine getirdiniz mi, bir kusur işlediniz mi, kardeşlerinizi sevdiniz mi” gibi sorularla mason kardeş yeniden nefis muhasebesine itilmektedir. Çünkü bir mason kardeşin diğer kardeşlerine karşı kusur işleyip işlemediğini, onları sevip sevmediğini kendisinden başka kimse bilemez. Hatalarını kabul ve itiraf ise mason kardeşi yüceltir.

Üstad Derecesinde pergelin her iki ucu gönyenin üzerindedir ve pergel 90 derece açıktır. Bunun önemli anlamını şöyle ifade edebilmek mümkündür. Ruh ve faziletler, yani elle tutulmayan ve gözle görünmeyen yüksek varlık ve değerler, maddeye galip gelmektedir yani yücelme gerçekleşmektedir. Bahsi geçen madde, para ya da parayla ölçülebilen menfaatler, ya da başka menfaatler olabilir. İnsanoğlunun görüş açısı bir anda 90 dereceden daha fazlasını görememekte, yani görüşümüz ve idrakimiz sınırlı, mutlak değil, fakat daima izafidir; ucu kalbimize dayalı pergel dünyadaki bütün insanları içine alan sonsuz bir sevgi dairesi çizmektedir; işte bu sevgi de maddeyle ölçülemez.

3. Derece ölümü tabii bir olay olarak görüyor ve korkunç bir son olarak görmüyor. Öyle bir olay ki bizi faziletli olmak yolunda düşünceye sevk ediyor ve yücelmemizi sağlıyor. Ama asıl korkunç ölümün, şerefsizlik olduğunu vurguluyor. Şerefsizliğin ise, mason kardeşin elini kana bulaması ya da önlüğüne kan bulaşmasına müsaade etmesi, yani mason kardeşe emanet edilen ve sevgi ve hakikat mabedi inşasında kullanılması gerekli alet ve avadanlıkları bir takım faziletsizlikleri elde edebilmek için kullanmak suretiyle Üstad yeminini bozmak olarak mütalaa ediyor. Bu alet ve avadanlıkları, günlük harici hayatımızda sahip olduğumuz bilgi, diploma, idari makam ve güç, para gücü gibi düşünmek mümkündür.

Vurgulanmak istenen başka bir nokta da hakikatlerin, güzelliklerin ölümsüz olduğu, ortadan kaldırılamayacağı, şerefli ve kamil insanlar tarafından her zaman aranacağı ve günün birinde bütün ışığı ile haşmeti ile gözler önünde ortaya mutlaka çıkarılacağı hususudur.

Yeni Üstad kardeşlerim, Masonik cinayet işleniyor, Masonik suç işleniyor, İhanet var, Sevgi öldürülüyor diyoruz. Bunların müeyyidesi/yaptırımı nedir?

Bir mason için bunların müeyyidesi vicdanının derinliklerinde duyacağı derin azap olmalıdır. Çünkü bu acıyı ve azabı idrak eden mason kardeş belki de istemeyerek bu duruma düşmüştür, mutlaka kurtuluş sevgi ve ışık yolunu kendisi bulacak ve gözleri yeniden temiz ruhunun aynası olarak ve mutlulukla parlayacaktır.

Yeni Üstad kardeşlerim, sizler bu akşam masonluğun Üçüncü ve sonuncu Derecesine gözlerinizi açtınız. Bendeniz size kapıyı ucundan hafifçe aralamaya çalıştım. Araştırılacak, üzerinde düşünülecek, konuşulacak çok şey var. Bunları komprime şeklinde vermek mümkün değildir ve uygun da değildir.

Bu yoldaki araştırma ve çalışmalarınızda sizlere başarılar diler, beni dinlemek sabrını ve toleransını gösteren başta Üstadı Muhterem ve Şarktaki Üstadlarım olmak üzere bütün Üstad kardeşlerime teşekkür ediyorum.

Muhterem Doğan Güvenç Kardeş


Bu yazı ; Bornocu Ersan Tarafından yazılmış olup, kategorisine eklenmiştir. Bu ve buna benzer yazıları RSS 2.0 . ile takip edebilir, ve eğer istersende bu yazıya 1 yorumda sen yapabilirsin!

0 yorum for " Yükseliş Töreni Sonrası Konuşma "

Cevap Bırakın

Reklam