9.Derece Ritüeli

9.Derece Ritüeli: "Derecenin Talimatı"

Atölyenin Adı: Seçilmiş Dokuzlar Şapitri.Başkanın Ünvânı: Pek Muktedir. Birinci Nazırın Ünvânı: Stolkin veya ...

14.Derece Ritüeli

    14.Derece Ritüeli: "Talimat"

    Atölyenin Adı: Büyük Seçilmişler, Tam ve Âlî Masonlar Atölyesi veya Gizli Kubbe.Başkanın Ünvanı: Üç defa Mukt...

    14.Derece Ritüeli: "İykaaf"

    ÜÇ DEFA MUKTEDİR - Merasim Üstadı Kardeşim, Adaylar Atölye kapısına geldiler mi? Lütfen bakınız; geldilerse o...

15.Derece Ritüeli

    15.Derece Ritüeli: "Talimat"

    Atölyenin Adı : Doğu ve Kılıç Şövalyeleri ŞapitriBaşkanın Ünvanı : Büyük ÜstatGörevlilerin Ünvanı : Her görev...

    15.Derece Ritüeli: "İykaaf"

    (Kapıya Tam ve Âli Mason derecesi ile vurulur: 3+5+7+9)MUHAKKİK - Kimsiniz?MERASİM ÜSTADI - Mikâp taş üzerind...

Eski ve Kabul Edilmiş Skoç Riti

Eski ve Kabul Edilmiş Skoç Riti'nin Tarihçesi

Operatif Masonluktan, Spekülatif Masonluğa geçişin ilk defa İngiltere'de gerçekleştiği bilinmektedir. Bunun s...

Rit Nedir?

Masonlukta en yaygın kavramlardan biri rittir. Rit, Fransızca ve İngilizce'de Rite, Almanca'da Ritus yazılır....

Nizam (Order) Nedir?

Türk Masonluğunda, order veya eşdeğeri bir terim henüz olmasa bile Masonluk kurumları arasında rit dışında ço...

Yeminlerin Anlamı ve Önemi

Eski ve Kabul Edilmiş Skoç Riti için 1762 ve 1786 Anayasaları ve Tüzükleri, her memleketteki EKSR Yüksek Şûra...

Yüksek Şuraların Sihirli Sayısı: 33°

Masonluktaki 33 sayısı sadece Masonların arasında değil, Masonluğa meraklı, hevesli ve teşne haricîler arasın...

Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Türkiye Büyük Locası

    Locaların Yönetimi

    Madde 72 - Loca Görevlileri(1) Locanın, kendi üyeleri arasından belirlenen 16 görevlisi vardır:1. Üstad-ı Muh...

    Üyelik İşlemleri

    Madde 93 - Locaya Giriş Yolları(1) Bir Locaya tekris veya tebenni ile girilir.(2) Bir Kardeş, Büyük Locanın m...

    Son Hükümler

    Madde 123 - Yorum(1) İşbu tüzüğü yorumlama yetkisi Büyük Locaya aittir. İhtiyaç olan durumlarda, Büyük Görevl...

illuminati ve Gerçekleri

İLLUMİNATİ SEMBOLLERİNİN BULUNDUĞU RESİMLER

Bunların bilinen sembolü baykuş. İnci sözlükte bolca kullanılır.Şeytana ve diğer küçük şeytanlara taparlar. M...

Ketum Üstad

Atölyenin Adı: Olgunlaşma Locası.Başkanın Unvanı: Pek Muktedir veya Melik Süleyman.Birinci Nazırın Unvanı: Ad...

4.Derece Ritüeli: "Çalışmanın Açılışı"

Pek Muktedir - Sayın Adonhiram Kardeşim, toplantımıza katılan Kardeşlerin hepsi Ketum Üstad mıdırlar?Adonhira...

4.Derece Ritüeli: "İykaaf"

Pek Muktedir - Gündemimizde 4. dereceye alınmaları uygun bulunan Kardeşlerin iykaafı vardır. Kâtip Kardeşim b...

Masonik Konferans

Üstadı Muhterem ve Sevgili Kardeşlerim. Bugün burada sunacağım konferansın konusu çok geniş ve kapsamlı olduğ...

Landmarklar

Bugünkü sohbetimiz "Landmarklar" üzerine olacaktır. Bu bir derleme çalışma olup yorum yoktur. Konuya girmeden...

Türkiye'de Masonluk Tarihi (1909 - 1970)

Türkiye'de masonluğun tarihini genel olarak üç ana bölüme ayırarak incelemek bugüne kadar alışılagelmiş bir y...

Gizli örgütler

İLLUMİNATİ SEMBOLLERİNİN BULUNDUĞU RESİMLER

Bunların bilinen sembolü baykuş. İnci sözlükte bolca kullanılır.Şeytana ve diğer küçük şeytanlara taparlar. M...

14.Derece Ritüeli

14.Derece Ritüeli: "Talimat"

Atölyenin Adı: Büyük Seçilmişler, Tam ve Âlî Masonlar Atölyesi veya Gizli Kubbe.Başkanın Ünvanı: Üç defa Mukt...

15.Derece Ritüeli

    15.Derece Ritüeli: "Talimat"

    Atölyenin Adı : Doğu ve Kılıç Şövalyeleri ŞapitriBaşkanın Ünvanı : Büyük ÜstatGörevlilerin Ünvanı : Her görev...

33.Derece Mason
Fethullah Gülen
Bornocu Ersan 11 Kasım 2015 Çarşamba



Masonoloji Notu: Masonluk Sempozyumu hakkında daha önceden Büyük Üstad'ın yazısını eklemiştik, şimdi Anadolu Ajansı ve İhlas Haber Ajansı imzalı 2 haberi ekleyeceğiz. Aslında daha önceden bunlara Masonoloji Sempozyumu adını verirlerdi fakat isim değişikliği yaparak ve ilk kez kamuoyuna bu denli açık bir vaziyette kendilerini tanıtmışlar, keza yapılan konuşmaların bazısını açıklamışlar. Kendi internet sitelerinde açıkladıkları konuşmaları Masonoloji Scribd bölümünden okuyabilirsiniz. Yazıların sonunda yaptıkları duyuruyu görebilirisiniz. Remzi Sanver döneminden itibaren başlayan bu değişim kendini belli ediyor. Basında ve dış kamuoyunda genelde önemli günlerde yaptıkları etkinliklerle adını duyuran masonlar, artık bu çalışmalarıda kamuoyuyla paylaşıyorlar. Önceki sempozyumlar basında bu denli yer tutmamıştı fakat bu seferki farklı olmuş.

Anadolu Ajansı'nın haberi;

Mason Büyük Üstadı Ömer Köker, 1915 olaylarına ilişkin İngiliz arşivlerinin açılmasının gerektiğini belirterek,  "Ortaya çıkan sonuç her iki taraf için de üzücüdür ama meseleyi tek taraflı olarak ele almamak lazım. Türklerin çektiği acılar belki çok daha fazladır" dedi. 

Ömer Köker, Hür ve Kabul edilmiş Masonlar Büyük Locası öncülüğünde düzenlenen "Büyük Buluşma ve 4. Masonluk Sempozyumu'nun açılışında yaptığı konuşmada, sempozyumda, "Göbeklitepe, antik Anadolu'da ilk mabetler, heterodoks-ezoterik inançlar, Ahilik ve Mevlana'nın düşünce dünyası ile Şems-i Tibrizi" konularının ele alınacağını söyledi.

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Köker, 1915 olaylarına ilişkin, "İnsanın acı çektiği her yer kabul edilemez noktadır. Burada çekilen acıları değerlendirirken tek taraflı olarak  hareket etmemek lazım" dedi.

Tarihte yaşanan olaylara tek taraflı bakmamamın önemine vurgu yapan Köker, şunları kaydetti:

"Türkler'den de, Anadolu halkından da çok fazla kayıplar olmuştur. Eğer siz bir proje ortaya koyuyorsanız, bu projenin her iki tarafının da olması lazım. Her iki tarafın çektiği acıları, üzüntüleri değerlendirirken tek taraflı düşündüğünüzde bir yere varamazsınız, bugün olduğu gibi. Biz Türkler olarak diyoruz ki; sadece bir tarafın çektiği acılara dünya bakmasın, Türklerin çektiği acıları da değerlendirsinler. Bir de yıllardan beri düşünülen, Anadolu'da beraber yaşadığımız bu halkın neden tam Çanakkale Savaşları başladığı sırada, Çanakkale'nin geçilemez olduğunun ortaya çıktığı bir noktada ve kara savaşlarının 25 Nisan tarihinden bir gün önce İngilizlerin tahrikiyle neden başladığının sorgulanması lazım. Bu konuda İngiliz arşivlerinin açılmasının lazım geldiğini düşünüyoruz. Ortaya çıkan sonuç her iki taraf için de üzücüdür ama meseleyi tek taraflı olarak ele almamak lazım. Türklerin çektiği acılar belki çok daha fazladır. Meseleye bir tek gözlükle bakarsanız hiçbir yere varamazsınız."

Köker, masonluğun temellerine bakıldığı zaman kökünün Mısır'a kadar dayandığını ve Anadolu'da Ahi Evran ile devam ederek batıya yayıldığını anlattı.

Anadolu'nun kültürlerin üst üste yığıldığı bir bölge olduğu savunan Köker, "Bu bölge bütün inançların, bütün barışa susamış insanların yüzyıllardan beri yaşadıkları bir bölge. Barışı arayan insanların bölgesi burası. Barışı bulamamışlar şimdiye kadar ama bundan sonra bulunabilmesi için neler yapılması lazım geldiyse onların yapılması konusunda çaba gösterilmesinin öngörülmesini düşünüyoruz. Laik ve aydınlık görüşlü insanlar olarak hem bu bölgenin halkının barışa hizmet etmesinin hem de bu bölgenin bir lider ülkeyi, Türkiye 'yi ortaya çıkarmasını ve Türkiye'nin bu konuda bütün bölgeye liderlik yapması gerektiğini düşünüyoruz" diye konuştu.

Sempozyum, 26 Nisan'da sone erecek.

http://www.radikal.com.tr/nevsehir_haber/4_masonluk_sempozyumu_nevsehirde_basladi-1343071

İhlas Haber Ajansı'nın haberi;

Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası (HKMBL) Büyük Üstadı Ömer Köker, Ermeni meselesi konusunda olaya tek taraflı bakılmasının yanlış olduğunu belirterek, "Ortaya çıkan sonuç her iki taraf içinde üzücüdür ama meseleyi tek taraflı olarak ele almamak lazım. Türkler'in çektiği acılar belki çok daha fazladır" dedi.

Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası Büyük Üstadı Ömer Köker, bu yıl "Anadolu'ya Dönüş" başlığı altında Nevşehir'de düzenlenen Büyük Buluşma ve 4. Masonluk Sempozyumu ile ilgili gazetecilere bilgiler verdi. Köker, Türkiye'nin yanı sıra çeşitli ülkelerden davetlilerin katılımı ile gerçekleştirilen sempozyumun Kapadokya'da yapılmasının sebebinin yörenin binlerce yıldır pek çok medeniyete ev sahipliği yapması ve zengin bir hoşgörü merkezi olmasından kaynaklandığını ifade etti. Bu engin kaynaktan esinlenerek ve beslenerek tüm insanlar arasındaki sevginin, toleransın ve kardeşliğin tesisine destek olmayı dilediklerini söyleyen Köker, "Anadolu'daki inançların ve masonluğun temellerinin araştırılması söz konusu. Masonluğun temellerine baktığınız zaman kökü ta kadim Mısır'a dayanıyor. Anadolu'da Ahi Evranlar ile devam ederek bu prensipler çerçevesinde batıya yayılıyor. Anadolu kültürlerin üst üste yığıldığı bir bölge. Bu bölge bütün inançların, bütün barışa susamış insanların yüzyıllardan beri yaşadıkları bir bölge. Barışı arayan insanların bölgesi burası. Barışı bulamamışlar şimdiye kadar ama bundan sonra bulunabilmesi için neler yapılması lazım geldiyse onların yapılması konusunda çaba gösterilmesinin öngörülmesini düşünüyoruz. Laik ve aydınlık görüşlü insanlar olarak bu bölgenin halkının barışa hizmet etmesinin hem de bu bölgenin bir lider ülkeyi, Türkiye'yi ortaya çıkarmasını ve Türkiye'nin bu konuda bütün bölgeye liderlik yapması gerektiğini düşünüyoruz" dedi.

ÇANAKKALE ZAFERİ'NİN 100. YILI

100. yılı anılan Çanakkale Savaşları'na da değinen Köker, "Tabi bu konuda bu günlerde 100. yılı olması dolayısıyla Çanakkale Savaşları çok önemli. Genelde bizim tarihimizde hep Çanakkale Savaşları 18-19 Mart denizden geçilememe noktasında bırakılır. Halbuki bizim için önemli olan aynı zamanda kara savaşlarıdır. Kara savaşının yarattığı barış düşüncesidir. Çünkü bu savaşlar Anadolu'nun bir anavatan olarak Türkler tarafının kabulünü doğuran bir savaştır. 1699'dan bu yana hep yenile yenile gelen ve Osmanlı'nın kendine olan güvenini kaybettiği süreç içerisinde Çanakkale Savaşları Osmanlı'nın kendine olan güvenini sağladığı savaşlardır. Bu savaşlarla Anadolu bir anavatan olarak belirlenmiştir. Bu savaşlar Mustafa Kemal'i çıkarmıştır ve Mustafa Kemal'de Kurtuluş Savaşı'nı kazanırken ya da başlatırken Anafartalar kahramanı olarak çıkmıştır ve orada pekiştirdiği liderliğini de Anadolu'da da sürdürmüştür. Aynı zamanda Nisan ayı bizim için çok önemli bir aydır. Laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasının alt yapısını oluşturan TBMM'nin 1920 yılında açıldığı ve o temel üzerine kurulan laik Türkiye'nin gelişiminin sağlanması noktasında bize rehberlik eden kalkış noktası olarak bulunan bir gündür bu tarih. Gelinen nokta itibariyle geleceğimize, geleceğimiz olan çocuklarımıza aydınlık bir Türkiye bırakabilmemiz için bu günlerde genel olarak herkesin çalışması lazım geldiğini, tarihin akışını geriye çevirmeden gelecek günlerin bütün Türk halkı için hayırlı ve uğurlu olmasını diliyoruz" diye konuştu.

ERMENİ İDDİALARI

Köker, 1915 olayları ile ilgili olarak soykırım iddialarının ise tek taraflı olarak ele alınmasının yanlış sonuçlar çıkartabileceğini kaydetti. O dönemde yaşananların ortaya çıkartılabilmesi için İngiliz arşivlerinin de açılması gerektiğini vurgulayan Köker, "İnsanın acı çektiği her yer kabul edilemez noktadır. Burada çekilen acıları değerlendirirken tek taraflı olarak hareket etmemek lazım. Türkler'den de, Anadolu halkından da çok fazla kayıplar olmuştur. Eğer siz bir proje ortaya koyuyorsanız bu projenin her iki tarafının da olması lazım. Her iki tarafın çektiği acıları, üzüntüleri değerlendirirken tek taraflı düşündüğünüzde bir yere varamazsınız bugün olduğu gibi. Biz Türkler olarak diyoruz ki; sadece bir tarafın çektiği acılara dünya bakmasın, Türkler'in çektiği acıları da değerlendirsinler. Bir de yıllardan beri düşünülen Anadolu'da beraber yaşadığımız bu halkın neden tam Çanakkale Savaşları başladığı sırada, Çanakkale'nin geçilemez olduğunun ortaya çıktığı bir noktada ve kara savaşlarının 25 Nisan tarihinden bir gün önce İngilizler'in tahriki ile neden başladığının bir sorgulanması lazım. Bu konuda İngiliz arşivlerinin açılmasının lazım geldiğini düşünüyoruz. O tarihte bakıldığı zaman şunu görmek mümkün; 1. Dünya Savaşı'na Osmanlı kolundan tutularak zorla sokulmuştur. Osmanlı İngilizler'le ve Fransızlar'la savaşa girmemek için anlaşma imzalamaya çalışmıştır ama reddedilmiştir. Sonra başka bir oyun kurulmuştur ve savaşa sokulmuştur ama bunun arkasında yatan neden 1878 tarihindeki Berlin Anlaşması ile Fransa ve İngiltere arasındaki Osmanlı topraklarının paylaşılması meselesi yatmaktadır. İşte bu sömürgeleştirmeyi gerçekleştirmek için yüzyıllardan beri barış içinde yaşayan halk birbirlerine düşürülmüştür. Ortaya çıkan sonuç her iki taraf içinde üzücüdür ama meseleyi tek taraflı olarak ele almamak lazım. Türkler'in çektiği acılar belki çok daha fazladır. Meseleye bir tek gözlükle bakarsanız hiçbir yere varamazsınız" şeklinde konuştu.

http://www.iha.com.tr/nevsehir-haberleri/masonlar-nevsehirde-bir-araya-geldi-nevsehir-1061361/

Masonların sempozyum hakkında yaptıkları duyuru;


Bu yazı ; Bornocu Ersan Tarafından yazılmış olup, , , , kategorisine eklenmiştir. Bu ve buna benzer yazıları RSS 2.0 . ile takip edebilir, ve eğer istersende bu yazıya 1 yorumda sen yapabilirsin!

0 yorum for " Masonluk Sempozyumu "

Cevap Bırakın

Amerika ve Masonluk İlişkisi

Paralel Yapı'nın Kökeni

İslam Düşüncesi içerisinde siyaset her zaman bulunmakla birlikte “Modern Siyasal İslam Düşüncesi” 19.Yüzyılın...

Bir "Tüccar Terzi" Olarak IŞİD

Yukarıda da vurgulandığı gibi, IŞİD'i anlamak için yapılan değerlendirmelerde en sık düşülen yanlışlardan bir...

ÇOBANLAR VE KOYUNLAR

Yalnızca Türkiye’de değil dünyanın birçok ülkesindeki insanların giderek “koyunlaştığı”na ilişkin ciddiyet at...

Beyonce illuminatiye üye mi?

  Daha önce bu konuda sorulan sorulara cevap vermemeyi tercih eden 32 yaşındaki şarkıcı, içini yakı...

SCİENTOLOGY TARİKATI

Farklı bir tarikatı tanıtacak bu sefer Bu yapının düşüncesi çok saçma ama nasıl inanıyorlar insanlar anl...

Reklam

Please wait 10 seconds...
Close